Koça Fatma dediğimizde birçok büyüğümüz anlatır, atının üstünde, tüfeği omzunda mahallede devriye atan tabiri yerinde ise erkek gibi bir kadın,  Taşova’nın ilçe oluşunda ilk adımı atan ilk kadın muhtarımız, İsmet Paşanın deyimi ile ‘’Böyle yürekli kadın Türkiye’ye bir daha gelmez’’ anlatılır hep.

Koca Fatma İlçemiz Nüfus kayıtlarına göre 1888 yılında doğmuş ve 80 yaşında 7 Ağustos 1968 yılında vefat etmiş.

 80 yıllık ömrüne Yemişenbükü adına birçok anı sığdırmış, Torunlarından Hanife Darıcı ile yaptığımız bir sohbette anlattıklarına göre Koca Fatma o dönemde bölge köylerin de sürekli düşman ve eşkıya baskınları olur, Koca Fatma bu eşkıya ve düşman baskınlarından kurduğu nöbet sistemi ile Yemişenbükünü bir nevi korur kendisi de atı ve tüfeği ile sürekli devriye atar.

  Her ne kadar birçok sohbette 1945 yıllarında İsmet Paşa Yemişenbükü ne geldiği söylense de 1945 yıllarında İsmet Paşa Tokat Amasya bölgelerine hiç gelmemiş, Kayıtlara göre 1944 Yıllarında İsmet Paşa Amasya, Tokat, Niksar, Erbaa ve Ladik’e gelmiş.

Tokat, Niksar, Erbaa ve Ladik güzergahını kullandığına göre mutlaka Yemişenbüküne uğradığını düşünüyorum çünkü o dönemlerde eski yol olarak bilinen faravga mevkiinde yol kullanıldığını biliyorum.

  1944 yıllarında Yemişenbüküne gelen İsmet paşayı yolda karşılayarak Yemişen halkından topladığı cicim (kilim) leri yola sererek ismet paşanın dikkatini çeker, kurdurduğu sofralar ve yaptığı ikramlar ile Yemişen liler üzerinde söz hakkı olduğunu belli eder. İsmet Paşaya yaptığı hizmetler sırasında ayran ikram ederken ilk önce ayranı kendisi içer ayranda zararlı bir şey olmadığını belli ederek İsmet Paşaya ikram eder.

İsmet paşa bu hareketi görerek gururlanmış ve Koca Fatma ayranı ilk önce sen içtin tehlikeyi önce sen aldın der, yanındaki arkadaşlarına dönerek Türkiye’de böyle yürekli kadın az bulunur deyip ayranı içmiş.

Ve ondan sonraki süreçte Yemişenbükü’nün Kasaba olmasında ön ayak olmuş.

Tabi Koca Fatma’nın yaptıkları bu kadarla kalmamış, Selanik’ten göcen ve o dönemde ilk önce Erbaa ve oradan da Kızgüldüren, Güvendik (Herizdağı), Hacıbey köylerine yerleşen Selanik göçmenlerinin ilçemize yerleşmesini sağlamış.

Koca Fatma’nın Yemişen Mezarlığında kabrinin olduğunu öğrensem de mezarlıkta kabrini bulamadım.

Bizce Yemişenbükü’nün Kasaba olmasında büyük uğraşları olan bu yürekli kadının İsminin ilçemizde bulunan bir caddeye verilmesi gerekir.