Taşova Net | Taşova Gazetesi - Son Dakika - Taşova Haberleri -
HV
20 NİSAN Cumartesi 02:54

CUMHURİYET COŞKUSU

Ahmet Pınar
Ahmet Pınar
Giriş Tarihi : 30-01-2015 22:04

Türkiye Cumhuriyeti; özellikle son on yıldır sinsi sinsi sessiz ve derinden gelen silahsız bir işgal ile karşı karşıyadır.

        Toplumun bir bölümü gaflet uykusuna yatmış bir kısmı uyuşturulmuş bir durumdadır, bir kısmı ise yabancılarla iş birliği ederek halkı soyuyor.

        Toplum neyin doğru neyin doğru neyin yanlış olduğunu algılayamıyor. Sanki üzerine ölü toprağı serpilmiş. Toplum; " AKIL TUTULMASI" yaşıyor.

        Zihni açık olan tehlikeyi gören yurt severler, aydınlar avaz avaz bağırıyor " VATAN" elden gidiyor ülkemiz işgal ediliyor diye.

        İşgal nasıl gerçekleştiriliyordu bir bakalım:

        İçi boşaltılmış insan hak ve özgürlükleri katledilmiş hukuk ve "İLERİ DEMOKRASİ" sunuluyordu.

        Türkiye Cumhuriyeti' nin rejimi, devletin adı, Türklük tartışılıyor.

        Çift bayrak çift dil öneriliyor.

        Devletin bölünmez bütünlüğü tartışılıyor federal sistem öneriliyor. Bu hayalin gerçekleşesi için; Habur girişi hazırlandı. Oslo'da, Kandi'de ve İmralı' da pazarlıklar sürdürüldü. Ayrıca yeni Anayasa yapımı ile alt yapı hazırlanıyor. Ülke adım adım iç savaşa ve bölünmeye doğru sürükleniyor.Terör her gün can alıyor anaların yüreği yanıyor, göz yaşları sel oluyor.

        Atatürk' e, Atatürk ilke ve devrimlerine saldırmak pirim yapıyor.

        Ulusal bayramlarımız milli değerlerimiz kısıtlanıyor veya kaldırılıyor. Ulusal reflekslerimiz yok edilmeye çalışılıyor. Unutmayalım ki bağımsızlığı ve milli bayramı olmayanın dini bayramı da olmaz onuru da olmaz.

        Etnik ve dinsel yapımız hızla ayrıştırılmaya çalışılıyor.

        Tarikat ve cemaatlerin önü açılıyor. Devletin kılcal damarlarına kadar sızmaları sağlanıyor.

        Eğitim sistemi 4+4+4 dinselleştirilmeye çalışıyor.

        Üniversiteleri, yargısı, basını, aydın' ı, bilim adamları, sivil toplum örgütleri susturulmuş, ordusu itibarsızlaştırılmış.  Ülkenin güvenliğini sağlayan ordusu emniyeti bir birine güven duymuyor.

        Bu dinamikler içinden bir kısım insanlar uydurma belgelerle cezaevine atıldı mahkum edildi.

        Ülkenin yeraltı yerüstü kaynakları, Cumhuriyetin kazanımı olan fabrikalar işletmeler yerli ve yabancı işbirlikcilere "ÖZELLEŞTİRME" adı altında yok pahasına peşkeş çekiliyor ülke borç batağında sistem sıcak para ile ayakta duruyor.

        Halk: işsiz ve yoksul. Zamlar insanları canından bezdirdi.

        Soruyorum sizlere dünyada ki hangi ülke yukarıda ki değerleri tartışır veya korumaz. Bütün farklılıklarımız bir kenara bırakalım bu saydıklarım ülkemiz de yaşanmıyor  mu? Bunun adı; " SİLAHSIZ İŞGAL" dir.

        Bu sorunlar yetmiyormuş, gibi tam bu sırada  29 Ekim 2012 Cumhuriyet Bayramımızın 89' uncu yılı kutlamalarına kısıtlamalar yasaklamalar kondu işte ne olduysa o anda oldu:

        Türkiye de bir kıvılcım çaktı dipten bir dalga mı geldi? bir deprem şoku mu dersiniz adını siz koyun Türk halkı ayağa kalktı.

        Halk; " EY VATAN GÖZ YAŞLARIN DİNSİN" deyip şahlandı. Anadolunun her yerinden akın akın sel olup yaşlı-genç, kadın-erkek, çoluk-çocuk Türk Bayrağını Atatürk posterini alan Ankaraya doğru yürüdü.

        Ankara da ilk Meclis' in, Ulus' ta ki Atatürk anıtının önün de saat 11:00' de sayıları milyona varan yurt severler buluştu. Cumhuriyet severlerin coşkusu sevinci heyecanı, mutluluğu görülmeye değerdi. Bu tarihi günde TAŞOVALILAR' da vardı. Halk onurlu ve dik duruyordu. Tarihi bir an yaşanıyordu.

        Ankara dan doğan bu GÜNEŞ tüm ülkenin üzerine düşen karanlığı yok ediyordu. Umutsuzluğa umut katıyordu.

        Ulus meydanı bayram yerine dönmüştü. Davul- zurna çalıyor halaylar çekiliyor. Gösteriler yapılıyor. Tüküler, şarkılar, marşlar söyleniyor, şiirler okunuyordu.

        ULUS-VATAN-BAYRAK-CUMHURİYET sevgisi anlatılıyordu. Günün, buluşmanın önemi anlatılıyordu.

        Halkta hiç bir taşkınlık yoktu. Onurlu ve dik duruş vardı.

        Bu anı içine sindiremeyenler biber gazı ve tazzikli su ile halkın üzerine saldırdılar. Halk direndi barikatı yıktı ATASINA ANIT KABİRE doğru yürüdü.

        Bu yürüyüş' ün coşkusu heyecanı görülmeye değerdi. Ankara halkından alkış geliyor. Arabalar kornalarını çalarak sevincimize ortak oluyorlardı.

        Halk bayramını kutladı. ATASINI ziyaret etti. Yürüşü sorunsuz mutlu bir şekilde tamamladı.

        Bu coşkudan dirilişten rahatsız olanlar o aydınlık yüzleri yurt severleri cumhuriyet sevdalılarını marjinal gruplar diye küçümsedi. O insanları " TERÖRİST" olmakla suçladı.

        Türk bayrağı taşımak, Atatürk posteri taşımak, yurdunu, ulusunu, cumhuriyetini sevmek TERÖRİST  olmak ise bu suçu işlemekle o halk yığınları gurur duyuyor.

        Sizleri de bu suçu işlemeye çağırıyorum.

        CUMHURİYETİMİZ' İN 89'UNCU YILI TÜM HALKIMIZA KUTLU OLSUN        2 KASIM 2012

                                                                                                                                                AHMET PINAR

                                                                                                                                           EMEKLİ ÖĞRETMEN

YORUMLAR
Reklamı Geç
Advert