Taşova Net | Taşova Gazetesi - Son Dakika - Taşova Haberleri -
HV
19 NİSAN Cuma 19:55

'Nasip ve Nasipsizlik üzerine iki hikaye' NASİP…

Naci Özkan
Naci Özkan
Giriş Tarihi : 30-01-2020 10:39

Kanuni Sultan Süleyman, kızı Mihrimah Sultan’ı; zeki bir devlet adamı olan Rüstem Paşa’ya vermek istiyordu.
Rüstem Paşa bu sırada Diyarbakır Valisi’ydi. Saraya damat olacağı duyulunca hakkında bir sürü dedikodu çıkarıldı.
Bunların en önemlisi, Rüstem Paşa’da cüzzam hastalığı bulunduğu iddiasıydı.
Kanuni, sarayın hekimbaşını çağırarak cüzzam hastalığının en çok tanınan belirtisinin ne olduğunu sordu.
Hekimbaşı, cüzzamlı bir kimsede bit barınamayacağını söyledi.
Bunun üzerine Diyarbakır’a adamlar gönderildi.
Bunlar gizlice Rüstem Paşa’nın iç çamaşırlarını kontrol ettiler ve bite rastladılar. Böylece Rüstem Paşa’nın cüzzamlı olmadığı anlaşıldı.
Bu hadise üzerine devrin bir şairi şu beyti söyledi:
“Olacak bir kimsenin bahtı kavi, talihi yar,
Kehlesi (bit) dahi mahallinde onun işe yarar.”

(Bir kimsenin bahtı açık, şansı da yaver olursa, onun biti bile yerinde, zamanında işe yarar, yükselmesine yardım eder.)

NASİPSİZLİK

Osmanlı padişahlarından Sultan İkinci Mahmud zamanında “Tıkandı Baba Kahvehanesi” adında bir kahvehane vardır.
İkinci Mahmud bu kahvenin neden bu adla anıldığını merak eder.
Tebdili kıyafetle derviş kılığıyla “Tıkandı Baba” namlı kişinin kahvehanesine gelir. Yanında veziri de vardır.
Sultan Mahmud, Tıkandı Baba’ya neden bu adla anıldığını sorar.
O da: “Bir gün rüyamda ihtiyar bir adam gördüm. Bu adamla beraber çeşmelerle dolu bir sokakta yürümeye başladık. Bu sırada bazı çeşmelerin çok, bazı çeşmelerin az, bazı çeşmelerin ise damlayarak aktığını gördüm.
“Neden bu çeşmeler böyle?” diye sordum. İhtiyar da “çok akan çeşmeler zenginlerin, az akan çeşmeler fakirlerin nasiplerini gösterir” cevabını verdi.
Bir kenarda damlayan çeşmenin ise benim nasibim olduğunu söyledi.
Bunun üzerine sinirlendim ve çeşmenin deliğini tıkadım.
Bu rüyayı kahvehanede anlattığımda ise bana ‘Tıkandı Baba’ adını verdiler. O gün bu gündür bu adla anılırım” der.
Hikayeyi dinleyen İkinci Mahmud üzülür.
Ramazan ayı geldiğinde İkinci Mahmud vezirine her akşam göndermek üzere Tıkandı Baba için içinde altın olan bir tepsi baklava gönderilmesini emreder. Baklava hazırlanır, içine altın konur, Tıkandı Baba’ya yollanır.
İkinci Mahmud Ramazanın sonunda tekrar tebdili kıyafet Tıkandı Baba Kahvesi’ne gider. Bir de ne görsün, eski tas eski hamam.
Tıkandı Baba’ya baklavaları ne yaptığını sorar.
Tıkandı Baba da baklavaları satıp onun parasıyla karnını doyurduğunu, bu yüzden padişaha duacı olduğunu söyler. Padişah bu duruma daha çok üzülür.
Tıkandı Baba’yı saraya çağırtır ve bir kürekle hazineye gitmesini ve oradan kürek dolusunca altın almasını söyler.
Tıkandı Baba hazineye gider, ancak heyecandan küreği ters daldırır ve nasibine tek bir altın düşer.
Bunun üzerine padişah, saray kuyumcusuna altından bir top yapmasını emreder.
Tıkandı Baba’ya: “Bu topu at, topun durduğu yere kadar olan arazi ve mülk sana ait” der.
Tıkandı Baba topu kendince çevirir ve ateşler. Ancak top kemere çarparak seker ve Tıkandı Baba’nın başına düşer.
Tıkandı Baba oracıkta can verir.
Sultan İkinci Mahmut gayet üzüntülü bir şekilde Tıkandı Baba’nın yanına gelir ve artık solmakta olan yüzünü okşayarak o meşhur sözü söyler:

“Vermeyince Ma’bud, neylesin Sultan Mahmud.”

Sonuç ; Unutmayalım ki nasipten öte yol yoktur. Bazen ne yapsanız bi’çaredir… Nasibin varsa ve Allah’ta nasip etmişse o sizi gelir bulur

Açıklama : Mabud; kendisine ibadet edilen, tapınılan varlık anlamına gelmektedir. Osmanlıca’da yazılışı şekli “ma’bud” dur. Tanrı, mabud demektir. … Allah yerine tanrı demek, yanlıştır.

YORUMLAR
DİĞER YAZILARI Yitirdiğimiz Değerlerimiz, “Komşuluk” TAKKE DÜŞTÜ KEL GÖRÜNDÜ DAYAKLI EĞİTİM MODELİ MİZANDA BELLİ OLACAK Ömürdediğin ÖMÜR DEDİĞİN… ( NACİ ÖZKAN) ❗ Dünyamız bir fay hattı ile yırtılıyor. ÇİFTÇİYE ACİL MAZOT DESTEĞİ VERMELİYİZ HAYDİ GÜLÜMSE... BAYRAM SEVİNÇTİR…. SAMİMİYET İSTİYORUM ARTIK İçine Karanlık Düşerse!.. RÜŞVET ALIP VERME (Ramazan Sohbetleri 4) TEVAZU GÖSTERMEK (Ramazan Sohbetleri 3) GÜNAHTAN KAÇINMAK (Ramazan Sohbetleri 2) HAK DOSTLARI (Ramazan Sohbetleri-1) ZERAFET YAĞMUR YAĞSIN SEN GÜLÜMSE BANA Boğaziçi Erdoğan için neden önemli? ZÜBÜKLER Bugün hava memleket gibi kokuyor burnuma … ÇOCUKLUĞUN ÖĞRETİSİ BİR ANNENİN ARDINDAN İzin Vermeyeceğiz TÜRKİYE’Yİ BEKLEYEN TEHLİKE Küçük Bir Dünya Kur Kendine... DAĞLIK KARABAĞ ve PKK HAYAT ZORDUR BE DOSTUM TÜRKİYE’DEKİ İLAÇ ŞİRKETLERİNİN AMACI NE? KARABAĞ NEDEN ÖNEMLİ? ŞEYTAN MI? ŞIH MI? Vay Be! Adam Yazmış Tarabya’daki Ev KIZILDAN MAVİYE HAYATIN GERÇEĞİ... YAZMAK BİR TUTKUDUR EVİMİZDE BURUK BİR BAYRAM ÖZGÜRLÜK TAZE BİR BAHARMIŞ TOPLUMSAL DEĞİŞİM FIRSATÇILIK… Farklı bir açıdan: CORANA VİRÜS Sonsuz Aşk: Hayat Sonsuz Zannedilen Bir Klişe… Enfes Bir Hikaye:BANA NE’CİLİK! İNSAN ve BİR NEFES MUTLULUK… KÖYLÜ DE OLAMADIK ŞEHİRLİ DE !.. KİME KALMIŞ BU DÜNYA ? HAYATI GÜZELLEŞTİRMEK ELİNİZDE ANGUT KUŞU IŞIĞA DOĞRU YÜRÜ Yenikapı'da Amasya Rüzgarı İyilik Amasyalı Olmak Bir Şehri Sevmek Taşova’da Bir Köy ...
Reklamı Geç
Advert