16 Aralık 2016 Cuma günü Cuma namazı çıkışında başlayan etkinliğe; Belediya Başkanı Bayram Öztürk, Ak Parti İlçe Başkanı Tekin Sobacı, Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanı Ömer Özalp, Milliyetçi Hareket Partisi İlçe Başkanı Aslan Berber, STK temsilcileri resmi daire müdürleri ve kalabalık bir vatandaş topluluğu katıldı. Kaymakam Kudret Kurnaz Göynücek Kaymakamlığına vekaletinden dolayı toplantıya katılamadı.
 YEG Derneği Başkanı Kadir Aydoğan’ın okuduğu basın açıklaması aynen şöyle:
 
     “TAŞOVA SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI “İSTANBUL’DAKİ HAİN TERÖR SALDIRISI’ KONULU BASIN BİLDİRİSİ. Aziz Taşovalılar, Kıymetli Hemşehrilerimiz, Devletimizin bekasına, Milletimizin birlik ve beraberliğine kasteden; her seferinde hunharlık ve alçaklık şiddetini tırmandıran terör eylemleri zincirine geçtiğimiz Cumartesi akşamı bir yeni halka daha eklendi. Emniyet teşkilatımızı, güvenlik güçlerimizi ve halkımızı hedef alan bir saldırı gerçekleştirildi. İstanbul Beşiktaş Vodafon Arena Stadı Çıkışında ve Maçka Parkı’nda meydana gelen iki ayrı patlama sonucunda 44 polis memuru emniyet görevlilerimiz ve sivil vatandaşlarımız şehit oldu ve çok sayıda vatandaşımız da yaralandı. Analarımızın, babalarımızın yüreğine bir kez daha ateş düştü. Gencecik yaşta gelinlerimiz dul, çocuklar yetim kaldı. Milletçe başımız sağolsun, gözü yaşlı ailelerine Cenab-ı Allah’tan sabır, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz. Bilindiği üzere, bu türden eylemlerin yegâne gayesi, bu coğrafyadaki toprakların ve milletimizin parçalanmasıdır. Gizli mahfillerin ve kirli ellerin yönettiği bu tür eylemlerle, toplumda infial meydana getirmek, halkımızı sokaklara döküp vatandaşlarımızı birbirine düşürmek, kardeşi kardeşe kırdırmak istenmektedir. Emperyal güçler, dünyanın bütün katilleri, DAEŞ,DHKP-C,PKK,PYD,FETÖ ve diğerleri hep birlikte ülkemiz sınırlarının hemen yanında, Suriyedeler…Savaşıyorlar… Neden, niçin, niye ve kiminle savaşıyorlar pek çok kimse bilmiyor. Lakin katiller kime karşı savaştıklarını, bizim topraklarımızda ne aradıklarını çok iyi biliyorlar: İşgal!.. Kimileri Esed çağırdı geldik diyor, kimileri de DAEŞ ile savaşmak için burdayız diyorlar… Ama biz, çıkardıkları savaş ve hepsinin birlikte üşüştüğü ve pay kapma yarışına giriştiği Suriyede ne aradıklarını iyi biliyoruz… Osmanlı’nın kalan mirasını bölüşmek için… 7 milyon muhacir, 1 milyona yakın katliama kurban giden Suriyeli… 16 bine yakın kaybolan çocuklar, fuhuş ve organ mafyasının eline düşen, bataklığa sürüklenen çocuklar… Biz onların ne kadar insan olduklarını da , ne kadar medeni olduklarını da iyi biliyorduk zaten, bu vesileyle bir kez daha gördük, şahit olduk… Onların medeniyet ve insanlığını Irak, Afganistan, Keşmir, Doğu Türkistan, Arakan, Filistin, Tunus, Cezayir, Libya, Mısır, Yemen, Bosna, Kosova, Makedonya, Suriye, Türkiye ve adlarını sayamadığımız birçok Müslüman beldesinde gördük… Görmeyenler de iyi baksınlar… Belki Allah onlara da olan biteni görme nimetini verir. Cumartesi İstanbul’u kana buladılar, şimdi Halep’te katliam var. Kan emici vampirler işbaşında, el ele… Kılları kıpırdamıyor. Havadan yerden ölüm kusuyor, bütün insanlık, yaşlı, kadın-erkek, çoluk-çocukların ölümünü seyrediyor…Çığlıklar Arş’a yükseldi.. Duymuyorlar… Duymuyoruz… İnsanlık büyük bir sınavda ve onlar yine topyekun sınıfta kaldı.. Ama Rabb’imizden umuyor ve niyazımız odur ki, döktükleri kan ve gözyaşlarında boğulacaklar, yok olup gidecekler… asla abad olamayacaklar… Biz Müslümanlar da artık uyanmalıyız. Top yekun kıyama durmalıyız. Ateş çemberine alınarak, devletimizin diz çöktürülmeye, milletimizin bölünmeye ve parçalanmaya zorlandığı bu dönemde her zamankinden daha fazla birlik, beraberlik ve dayanışma içerisinde olmalıyız. Unutulmamalıdır ki mazlumların ve masumların ümidi ve geleceği bu Aziz MİLLET’ tedir. Şimdi Taşova’dan hep birlikte onlara sesleniyoruz… Bilin ve aklınızdan çıkarmayın ki, bu coğrafyada binlerce yıldır kardeş olarak birlikte yaşayan bizler, bu alçak ve hain mahfillerin ve işbirlikçi maşaları teröristlerin hedeflerini boşa çıkarmak için şuursuzca sokaklara dökülüp, kargaşa yaratılması tuzağına düşmeyeceğiz. Acımızı içimize bastırıp, her şeyin farkında olarak, yılmadık ve yılmayacağız, korkmuyoruz ve sinmeyeceğiz, yıkılmadık yıkılmayacağız, dün olduğu gibi bugün de yarın da iri ve diri olarak dimdik ayakta olduğumuzu tüm cihana haykırıyoruz. Yedi düvel bilsin ve anlasın ki nereden gelirse gelsin, kim düzenlerse düzenlesin, ne çeşit yapılırsa yapılsın kahpe tuzaklara boyun eğmeyeceğiz. Biliyor ve inanıyoruz ki, canla ve kanla alınan bu topraklara, son nefes verilinceye kadar, son damla kan akıncaya kadar hiçbir kirli el değmeyecektir. Devletimizin, bu menfur saldırının ve daha önceki bu türden tüm eylemlere katılan, planlayan, organize eden, kısaca dahli olan tüm hainlerin bulunup yakalanarak en ağır şekilde cezalandırılacağına inanıyor ve tüm vatandaşlar olarak bekliyoruz. Duamız ve beklentimiz bu vatana göz koyan, bu millete zarar veren bütün harici ve dâhili düşmanların, hainlerin, işbirlikçilerinin bu topraklar üzerindeki varlıklarının ve onların kanlı kansız her türlü oyunlarının hezimetle bitmesi, kurdukları tuzakların kat be kat fazlasıyla başlarına dönmesidir. Milletimizin bir kez daha ve son kez başı sağ olsun. Vatan sağ olsun
 
     TAŞOVA YEREL EYLEM GRUBU DERNEĞİNİN TAŞOVA SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI “İSTANBUL’DAKİ HAİN TERÖR SALDIRISI’ KONULU BASIN BİLDİRİSİ. Aziz Taşovalılar, Kıymetli Hemşehrilerimiz, Devletimizin bekasına, Milletimizin birlik ve beraberliğine kasteden; her seferinde hunharlık ve alçaklık şiddetini tırmandıran terör eylemleri zincirine geçtiğimiz Cumartesi akşamı bir yeni halka daha eklendi. Emniyet teşkilatımızı, güvenlik güçlerimizi ve halkımızı hedef alan bir saldırı gerçekleştirildi. İstanbul Beşiktaş Vodafon Arena Stadı Çıkışında ve Maçka Parkı’nda meydana gelen iki ayrı patlama sonucunda 44 polis memuru emniyet görevlilerimiz ve sivil vatandaşlarımız şehit oldu ve çok sayıda vatandaşımız da yaralandı. Analarımızın, babalarımızın yüreğine bir kez daha ateş düştü. Gencecik yaşta gelinlerimiz dul, çocuklar yetim kaldı. Milletçe başımız sağolsun, gözü yaşlı ailelerine Cenab-ı Allah’tan sabır, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz. Bilindiği üzere, bu türden eylemlerin yegâne gayesi, bu coğrafyadaki toprakların ve milletimizin parçalanmasıdır. Gizli mahfillerin ve kirli ellerin yönettiği bu tür eylemlerle, toplumda infial meydana getirmek, halkımızı sokaklara döküp vatandaşlarımızı birbirine düşürmek, kardeşi kardeşe kırdırmak istenmektedir. Emperyal güçler, dünyanın bütün katilleri, DAEŞ,DHKP-C,PKK,PYD,FETÖ ve diğerleri hep birlikte ülkemiz sınırlarının hemen yanında, Suriyedeler…Savaşıyorlar… Neden, niçin, niye ve kiminle savaşıyorlar pek çok kimse bilmiyor. Lakin katiller kime karşı savaştıklarını, bizim topraklarımızda ne aradıklarını çok iyi biliyorlar: İşgal!.. Kimileri Esed çağırdı geldik diyor, kimileri de DAEŞ ile savaşmak için burdayız diyorlar… Ama biz, çıkardıkları savaş ve hepsinin birlikte üşüştüğü ve pay kapma yarışına giriştiği Suriyede ne aradıklarını iyi biliyoruz… Osmanlı’nın kalan mirasını bölüşmek için… 7 milyon muhacir, 1 milyona yakın katliama kurban giden Suriyeli… 16 bine yakın kaybolan çocuklar, fuhuş ve organ mafyasının eline düşen, bataklığa sürüklenen çocuklar… Biz onların ne kadar insan olduklarını da , ne kadar medeni olduklarını da iyi biliyorduk zaten, bu vesileyle bir kez daha gördük, şahit olduk… Onların medeniyet ve insanlığını Irak, Afganistan, Keşmir, Doğu Türkistan, Arakan, Filistin, Tunus, Cezayir, Libya, Mısır, Yemen, Bosna, Kosova, Makedonya, Suriye, Türkiye ve adlarını sayamadığımız birçok Müslüman beldesinde gördük… Görmeyenler de iyi baksınlar… Belki Allah onlara da olan biteni görme nimetini verir. Cumartesi İstanbul’u kana buladılar, şimdi Halep’te katliam var. Kan emici vampirler işbaşında, el ele… Kılları kıpırdamıyor. Havadan yerden ölüm kusuyor, bütün insanlık, yaşlı, kadın-erkek, çoluk-çocukların ölümünü seyrediyor…Çığlıklar Arş’a yükseldi.. Duymuyorlar… Duymuyoruz… İnsanlık büyük bir sınavda ve onlar yine topyekun sınıfta kaldı.. Ama Rabb’imizden umuyor ve niyazımız odur ki, döktükleri kan ve gözyaşlarında boğulacaklar, yok olup gidecekler… asla abad olamayacaklar… Biz Müslümanlar da artık uyanmalıyız. Top yekun kıyama durmalıyız. Ateş çemberine alınarak, devletimizin diz çöktürülmeye, milletimizin bölünmeye ve parçalanmaya zorlandığı bu dönemde her zamankinden daha fazla birlik, beraberlik ve dayanışma içerisinde olmalıyız. Unutulmamalıdır ki mazlumların ve masumların ümidi ve geleceği bu Aziz MİLLET’ tedir. Şimdi Taşova’dan hep birlikte onlara sesleniyoruz… Bilin ve aklınızdan çıkarmayın ki, bu coğrafyada binlerce yıldır kardeş olarak birlikte yaşayan bizler, bu alçak ve hain mahfillerin ve işbirlikçi maşaları teröristlerin hedeflerini boşa çıkarmak için şuursuzca sokaklara dökülüp, kargaşa yaratılması tuzağına düşmeyeceğiz. Acımızı içimize bastırıp, her şeyin farkında olarak, yılmadık ve yılmayacağız, korkmuyoruz ve sinmeyeceğiz, yıkılmadık yıkılmayacağız, dün olduğu gibi bugün de yarın da iri ve diri olarak dimdik ayakta olduğumuzu tüm cihana haykırıyoruz. Yedi düvel bilsin ve anlasın ki nereden gelirse gelsin, kim düzenlerse düzenlesin, ne çeşit yapılırsa yapılsın kahpe tuzaklara boyun eğmeyeceğiz. Biliyor ve inanıyoruz ki, canla ve kanla alınan bu topraklara, son nefes verilinceye kadar, son damla kan akıncaya kadar hiçbir kirli el değmeyecektir. Devletimizin, bu menfur saldırının ve daha önceki bu türden tüm eylemlere katılan, planlayan, organize eden, kısaca dahli olan tüm hainlerin bulunup yakalanarak en ağır şekilde cezalandırılacağına inanıyor ve tüm vatandaşlar olarak bekliyoruz. Duamız ve beklentimiz bu vatana göz koyan, bu millete zarar veren bütün harici ve dâhili düşmanların, hainlerin, işbirlikçilerinin bu topraklar üzerindeki varlıklarının ve onların kanlı kansız her türlü oyunlarının hezimetle bitmesi, kurdukları tuzakların kat be kat fazlasıyla başlarına dönmesidir. Milletimizin bir kez daha ve son kez başı sağ olsun. Vatan sağ olsun…”